Dört mevsim içinizi ısıtan ada: Kıbrıs
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne gitmeyi düşünüyorsanız, birkaç dakikanızı ayırın deniz, kum, güneş ve tarih dolu bir yolculuğa çıkaralım sizi…
Kübra KORKMAZ / [email protected]
Yakıcı güneşi, tuzlu denizi, eğlenceli gece hayatı ve kumarhaneleriyle ünlü yavru vatan Kıbrıs’a İstanbul’dan ortalama bir saatlik uçuş ile ulaşmanız mümkün. Ayrıca Ankara, İzmir, Adana, Trabzon, Bursa, Hatay, Gaziantep ve Antalya’dan direkt uçuşlar mevcut. Uçak yolculuğunu tercih etmeyenler için Mersin’den 2,5 saat süren gemi yolculuğu ile ulaşım sağlanabilir.
Kıbrıs denilince aklınıza hemen kumarhaneler gelmesin. Keşfedilmeyi bekleyen o kadar çok sokak, plaj, tarihi yer hatta çarşı-pazar var ki, yola koyulduğunuzda kumarhane aklınıza bile gelmiyor.
Beşparmak Dağları’yla çevrili bu güzel ada dört mevsim güneş aldığı için yaz sezonu oldukça uzun. Birbirinden güzel plajlarıyla farklı seçenekler sunan yavru vatanın birçok noktasından denize girmek mümkün.
TSK’NIN ADIM ATTIĞI İLK YER
Girne ile Alsancak arasındaki bölgede kalan Yavuz Çıkarma Plajı, Kıbrıs Barış Harekatı başladığında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin adaya ilk adım attığı sahil. Restoran, bar ve kulübü olan bu plaj, ücretli olmasına rağmen yaz aylarında turistlerin gözde mekanlarından.
HAYALET ŞEHİR: MARAŞ
Maraş, ada yaşamının olmadığı, terk edilmiş bir şehir. 1974 yılına kadar turizmin başkenti olan Maraş, dünya starlarının ve zenginlerin uğrak noktasıydı.
Kıbrıs Barış Harekatı sırasında Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından ele geçirildi. Daha sonra barış görüşmeleri sırasında hem Türk hem de Rumlar tarafından tarafsız bölge ilan edildi. 44 yıldır hiçbir müdahaleye maruz kalmadı. Bölgenin bir kısmını Birleşmiş Milletler askerleri beklerken bir kısmını da Türk askerleri beklemektedir. Maraş’a girmek dışarıdan çekim yapmak bile yasak.
EŞSİZ GÜZELLİK: ZAFER BURNU
Kıbrıs haritasını gözünüzün önüne getirin. En uç noktasını anımsamışsınızdır. Rotamızı şimdi Kıbrıs’ın en uç noktasına, Zafer Burnu’na çevirelim. Kesinlikle görmeniz gereken Zafer Burnu, adanın en temiz ve bakir plajına sahip. Sapsarı kumu, muazzam manzarası yetmiyormuş gibi sizi bir de küçük bir sürpriz bekliyor: haritada görünmeyen iki küçük kaya parçası. Ana karadan ayrı bu iki kaya denizin üzerinde süzülürken size hafızanızdan silemeyeceğiniz şahane bir manzara sunuyor.
ŞEHRİN ORTASINDA SINIR KAPISI
Lefkoşa’nın tarihi surlariçi bölgesi içinde bulunan Bandabulya çarşısını gezerken karşınıza birden sınır kapısı çıkıveriyor. Çarşının içinden yürürken Lokmacı Kapısı’ndan geçiyorsunuz yaklaşık 50 metrelik gümrüklü alanı geçtikten sonra Rum kesiminde çarşı kaldığı yerden devam ediyor.
Güney Kıbrıs Rum Kesimi’ne geçmek isteyen Türk vatandaşları Atina’daki Kıbrıs Rum Elçiliğinden vize alması gerekiyor.
Eğer vizeniz yok ise resmi olarak iki toplumu ayıran bu kapının etrafında bulunan kafelerden birinde oturabilir, Kıbrıs kahvenizi yudumlarken Güney Kıbrıs’ı izleyebilirsiniz.
HELLİM PEYNİRİNİ BİR DE KIBRIS’TA TADIN
Yavru vatanda alışveriş yapmaktan büyük keyif alacaksınız. Mahalleler arasında kaybolurken 50 yılı aşkın süredir zamana meydan okuyan dükkanları dolaşmak size küçük bir nostalji yaşatacak. Altın ve gümüş dükkanlarının yoğunlukta olmasının yanı sıra seramik, ipek, eşarplardan oluşan koleksiyonlar karar vermenizi oldukça zorlaştıracak.
Türkiye’de olduğu gibi Lefkoşa, Mağusa ve Girne’de de halk pazarları kuruluyor. Sebze, meyve, kıyafet ve hediyelik eşya satılan bu pazarlarda ev yapımı yerel peynirler özellikle hellim peyniri oldukça meşhur.
Geçmişe biraz merakınız varsa gotik mimari yapısıyla eski adı ST. Nicholos Katedrali olan Lala Mustafa Paşa Cami sizi etkisi altına alacak. Osmanlı imparatorluğunun 1571 yılında Kıbrıs’ı ele geçirmesiyle beraber cami olarak değiştirilmiştir. Geçmişte birçok kral ve kraliçenin taç giydiği şehrin en önemli anıtı ve simgesi.
Kıbrıs’a kadar gelip Karaoğlanoğlu Müzesi ve Şehitliği’ni ziyaret etmeden dönmek olmaz.
Havalimanına adını veren Yüzbaşı Fehmi Ercan ve Binbaşı İbrahim Karaoğlanoğlu’nun karargah olarak kullandıkları ev şimdilerde müze ve şehitlik olarak faaliyet gösteriyor. Kıbrıs Barış Harekatı’nda kullanılan savaş araçlarının sergilendiği açık hava müzesi yakın geçmişe kısa bir yolculuk yapmanızı sağlayacak.
KIBRIS’IN GİZLİ DÜNYASI: KUMARHANELER
Kıbrıs sokaklarında kültürel gezimi tamamladıktan sonra otele döndüğümde tanıştığım yaşlı bir çiftin kumarhaneye gideceklerini öğrendim. Kumar oynamayan biri olarak; her yıl Kıbrıs’a kumar oynamaya gelen çift merakımı gidermek için bir fırsattı. Onların peşine takıldım ve gizemli dünyanın içine adım attım.
Daha kapıda sizi sert bakışlı, iri cüsseli korumalar karşılıyor. Sizde benim gibi ilk kez bir kumarhaneye adım atacaksanız bu durum fazlasıyla gerilmenize neden oluyor.
Kumarhaneye girmek için herhangi bir ödeme yapmanıza gerek yok. Ancak yaş ve kıyafet sorunu var. 25 yaşın altındakilerin içeriye girmesi yasak. Kıyafetlerinizin de düzgün olması gerekiyor. Terliklerinizle içeriye adım atamıyorsunuz.
Kıbrıs vatandaşlarının girmesinin yasak olduğu kumarhaneler öğlen 12’de açılıyor sabah 6’ya kadar hizmet veriyor.
RENGARENK IŞIKLAR ALTINDA SLOT SESLERİ
İçeriye girdiğiniz anda büyülü bir atmosfer sizi etkisi altına alıyor. Sayısız slot makineleri, poker ve rulet masaları…
Etrafı biraz keşfetmek için bana eşlik eden çiftten ayrılıp masalar arasında gezmeye başladım.
KURTLAR SOFRASI
Şüphesiz en ilgimi çeken yer poker masası oldu. Tek bir masa etrafında yüzlerinde çeşit çeşit duygu barındıran farklı farklı insanlar. Kimi üzgün kimi sinirli kimi mutlu…
Masayı gördüğüm anda ise aklımdan ilk geçenler, Cemal Süreya’nın şu dizleri oldu: “Tanrılar sofrası amma karanlık. Yiyemem tek lokma yiyemem orda” Kağıtların dağıtılışı, tüm o gürültüye rağmen masaya hakim olan sessizlik, insanların ciddiyeti kesinlikle benim gibi acemi birinin bulaşmaması gereken bir masa. Eh, kendini bilen biri olarak ilk işim oradan hemen uzaklaşmak oldu.
TEKERLEK İÇİNDE DÖNEN KÜÇÜK TOP
Bir de rulet masaları var tabii. Tarihin en eski kumarhane oyunu. Renk, sayı, tek ve çift rakam gibi seçenekleri olan rulet, kazanma ihtimali en büyüksek oyun gibi gözüküyor. Ama öyle değil. Kazanma arzusuyla az az masaya yatırdığınız para bir anda yok olabilir. Sonuçta kaderiniz küçük bir topun dönmesine bağlı.
Masalar arasında yaptığım gezintim bitmiş oradan ayrılamaya karar vermiştim ki bizim evli çiftler hala slot makinesinin başında gördüm.
Kumarhaneden ayrılmadan önce slot namıdiğer kol çekme makinesinin nasıl çalıştığını görmek için yanlarına uğradım.
Pürdikkat oyunlarına kendilerini kaptırmışlardı ve geldiğimin farkına varmadılar. Diğer şans oyunlarına göre slot makinesini bireysel oynuyorsunuz.
Hollywood filmlerinde izlediğiniz o şaşalı büyük makineleri beklemeyin. Hele kazandığınızda para çeşmesi gibi kucağınıza bozuk paraların döküleceğini hiç düşünmeyin.
Bu makinenin mantığı “Ne kadar çok çevirirsen o kadar kazanırsın” şeklinde işliyor. Ancak ufak kazançlar sizi tatmin edip oynamaya devam ettiğinizde şansınız sihirli bir şekilde tersine dönüyor. Ufak ufak kazandığınız para bir anda suyunu çekiyor. Ha şimdi oldu ha şimdi olacak derken elleriniz bomboş ayrılıyorsunuz. Yani uzun vadede her zaman kumarhane kazanıyor.
DİKKAT DAĞITMAMAK İÇİN ÖPÜCÜK
Zaman yavaş yavaş ilerlerken oradan hep birlikte ayrılmaya karar verdik. Kumarhanelerin içi çok büyük olduğu için kimi zaman görevli bulmakta zorlanıyorsunuz. Biran önce oradan çıkmak istediğim için ilk gördüğüm görevliye, “Pardon bakar mısınız?” diye seslendim. Seslenmez olaydım.
Yanımdaki hanımefendi, “Bağırma, öpücük atarak çağırmalısın” diye uyardı. Evet doğru okudunuz, öpücük!
Kumarhanede çalışan görevlileri öpücük atarak yanınıza çağırıyorsunuz. Bunun en temel sebebi ise başkalarını rahatsız edip dikkat dağıtmamak. Şu kadarını söylemeliyim ki seslenmelerinizi duymasalar bile en ufak öpücük sesini hemen işitiyorlar. Ayrıca kumarhane içerisinde huzur kaçıran, dikkat dağıtan kişiler için “kara liste” bulunuyor. Eğer kara listeye adınız bir kez yazıldıysa bir daha adada hiçbir kumarhanede kumar oynayamıyorsunuz.
KÜSURATLA AYRILAMIYORSUNUZ
Kimsenin öpücük atmasına müsaade etmeden görevli sorununu hallettik. Ancak bu sefer de şöyle bir problem var: makineden alacağınız para küsuratlı olmamalı. Düz hesap yapmalısınız.
İşin kurnazlığı da tam burada devreye giriyor. Düz hesap yapmak isterken o anın büyüsüyle bütün paranızı bir anda kaybedebiliyorsunuz.
YASAL UYARI
Labirent şeklinde planlanan kumarhanelerin amacı ne olursa olsun insanların içeride tutup kumara yönlendirmek. Özel olarak tasarlanan kumarhanelerin ışıklandırmaları kendinizi evinizde gibi hissettirirken duvarlarda olmayan pencere ve saat size zamanı unutturuyor. Siz zamandan bihaber oyununuzu oynarken havalandırmadan verilen temiz oksijen kendinizi daha dinç hissetmenizi sağlıyor. Böylece vaktin nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz.
O yüzden eğer kumarhaneleri merak ediyorsanız gezin ama asla oynamayın. Kumar masasında tüm mal varlığını kaybedenleri de unutmayın.