Meme kanseri tanısında geç kalmamak için ne yapılmalı?
Meme kanserine karşı mutlaka sıkı takipte olması gerektiğini belirten Girişimsel Radyoloji ve Meme Radyolojisi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Mahir Atasoy, konuyla ile ilgili merak edilenleri anlattı.
Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanserdir. 8 ila 10 kadından 1’ine hayatı boyunca meme kanseri teşhisi konulmaktadır. Dünya çapında yaygın olarak kabul edilen öneri; her kadın 40 yaşından sonra düzenli yıllık mamografi çektirmeye başlamasıdır. Bu yaş grubundaki kadınlar, iyi olsalar, ailede meme kanseri öyküsü olmasa veya çok sayıda bebek doğurup emzirmiş olsalar bile yılda bir kez mamografi çektirmeleri gerekir. Düzenli tarama yapılan Avrupa ülkelerinde meme kanserinden ölümlerin ortalama yüzde 30 oranında azaldığı bilinmektedir.
Doğru tanı önem taşır!
Memedeki kanser hücrelerinin tümör oluşturması uzun zaman alır. Kadınlar genellikle manuel kontrol yöntemi sayesinde 1-1.5 cm boyutlarına kadar olan kitleleri tespit edebilirler. Meme kanseri taramalarında amaç, ele gelmeden ve 1 cm’den küçük iken bu kitleleri tespit edip erken tanı ile çok daha kolay bir şekilde tedavi almalarını sağlamaktır.
Günümüzde taramaya verilen önemin artması ile meme kanserleri daha erken tanı almaya başlamıştır. Kanserli kitleler nispeten serttir, kenarları düzensizdir, pürüzlü bir görünüme sahiptir ve meme dokusu içinde kolayca hareket etmezler.
Hekiminiz öncelikle sizin ve ailenizin tıbbi öyküsünü dinledikten sonra fiziki muayene yapacaktır. Daha sonra mamografi veya meme ultrasonu gibi görüntüleme yöntemleri kullanılır bazı durumlarda manyetik rezonans görüntüleme (MR) gibi ileri görüntüleme testleri gerektirebilir.
Kendi kendine muayene hakkında bilinmesi gerekenler
Tarama yaşları öncesinde kendi kendine muayene yapılması önerilebiliyor ancak bu muayeneler kesinlikle tarama testleri yerine geçmemektedir. Erken tanı alacak kadar küçük kitleler elle muayene ile tespit edilememektedir. Gereksiz bir güvenlik hissi verebilmesi ya da tam tersine gereksiz evham oluşturması nedeni ile meme ultrasonu değerlendirmesi elle muayenenin yerine tercih edilmesi önerilmektedir.
40 yaşından sonra yılda bir kez meme uzmanı tarafından klinik muayene yapılır. Kişinin ailesinde meme kanseri öyküsü varsa 40 yaşına kadar yapılabilir. Mamografi 40 yaşından sonra kullanılır ve aile öyküsüne göre daha erken bir yaş önerilebilir.
Meme kanseri nadiren de olsa erkeklerde de görülebilir, bu nedenle tüm erkeklerin, özellikle yüksek risk faktörlerine sahip olanların memelerindeki değişikliklere dikkat etmesi gerekir.
Tarama yöntemleri sayesinde meme kanserinin erken teşhisi kolaylıkla yapılabilmekte ve kadınlar bu hastalıktan tamamen kurtulabilmektedir.
Meme biyopsisi hakkında bilinmesi gerekenler
Meme biyopsisi yaptırmadan önce doktorunuza kullandığınız ilaçları söylemenizde fayda vardır. Kan sulandırıcılar söz konusu olduğunda, meme biyopsisi önemli bir risk oluşturmaz. İnce veya çekirdek iğne biyopsisi yaklaşık 15 dakika sürer. Vakum yardımlı biyopsi yaklaşık 25 dakika sürebilir. Biyopsi sonrası hastalarımız günlük hayatlarına hemen dönebilmektedir. Vakum yardımlı biyopsi de dahil olmak üzere delme yerinde dikiş atılmasına gerek yoktur. Kanama ve enfeksiyon gibi komplikasyonlar çok nadirdir.
Sıklıkla tercih edilen biyopsi yöntemleri nelerdir?
İnce iğne aspirasyon biyopsisi: İnce iğne aspirasyon biyopsisi yaklaşık 15 dakika süren oldukça basit ve ağrısız bir işlemdir. Herhangi bir hazırlık gerektirmez. Elde edilen biyopsi materyalleri patoloji laboratuvarına gönderilir, 4-5 gün içinde patolojik sonuç alınabilir. Tecrübeli ellerde ince iğne biyopsisi risksizdir. Komplikasyon beklenmemektedir. Tüm tiroid, meme, akciğer, karaciğer ve diğer katı dokulara uygulanabilen bir yöntemdir. Memede genellikle tercih edilmez.
Kesici (kalın) iğne biyopsisi: Bu yöntemde iğnenin daha kalın olması dışında ince iğne biyopsisi ile aynıdır. Herhangi bir hazırlık gerektirmez. Elde edilen biyopsi materyalleri patoloji laboratuvarına gönderilir, 4-5 gün içinde patolojik sonuç alınabilir. Ultrason eşliğinde çekirdek iğne biyopsisi deneyimli ellerde ciddi bir risk oluşturmaz. Kanama ve enfeksiyon gibi komplikasyonlar çok nadirdir.
Vakum yardımlı biyopsi: Vakum yardımlı biyopsi, kalın iğne biyopsisinin biraz daha gelişmiş bir versiyonudur. Bir alandaki tüm dokulardan örnek aldığından emin olmak için, vakum yardımlı biyopsi kullanılır. Bu teknikte biyopsi iğnesi vakumla desteklendiği için daha kalın doku parçaları alınabilir. Bu biyopsi yöntemi ile iyi huylu meme kitleleri (fibroadenomlar) da tamamen alınabilmektedir.